Home >> Haberler >> Avrupa >> Basel’de “ATİK Aktivistlerine Yönelik Tutuklamalar ve 129a/b maddeleri gerçekliği” adlı Panel gerçekleşti!

Basel’de “ATİK Aktivistlerine Yönelik Tutuklamalar ve 129a/b maddeleri gerçekliği” adlı Panel gerçekleşti!

129 a/b yasasina hayir!
image1-300x16015 Nisan günü Almanya merkezli olarak baslatilan ve Isvicre, Fransa ve Yunanistaninin da katilimiyla yapilan ve tamamen siyasi olan bir operasyon sonucu halen 10 devrimci tutuklu bulunmaktadir. Iclerinde ATIK üye ve yöneticilerininde bulundugu 10 devrimci 129 a ve b maddelerine dayandirilarak tutuklanmislardir. Bu cercevede gerek 129 a/b yasasinin ne oldugu, bu operasyonun neyi amacladigi ve yapilmasi gerekenlerin konusulup tartisildigi panellerden biri de, 27 Eylül günü saat 14:00`da Isvicrenin Basel kentinde gerceklestirildi.
Panele halen Isvicrede tutuklu bulunan Mehmet Yesilcalinin avukati Hüsnü Yilmaz, Isvicre Demokratik Güc Birligi (IDGB) adina bir temsilci ve ATIK-UPOTUDAK adina bir temsilci katildi. Panelin moderatörlügünü de yapan IDGB temsilcisi, kisaca süreci anlatti ve gelisen halk muhalefetini bastirmak ve sindirmek icin emperyalist kapitalistler tarafindan bu tür saldirilarin gerceklestirildigini, bunun son adiminin ise ATIKè yönelik bu saldirilar oldugunu belirtti.
Ikinci olarak söz alan Hüsnü Yilmaz detayli bir sekilde Alman emperyalizminin 129 a/b yasasini nasil ve amaclarla cikardigini anlatti. Bu davanin tamamen siyasi oldugunu, “terör örgütü” listesinde olmamasina ragmen TKP/ML ye yönelik böyle bir dava acilmasinin ve bunun 129 a/b yasasina dayandirilmasinin hukuki yönünün cok zorlama bir durum oldugunu anlatan Yilmaz; bu sorusturmanin acilmasi icin Adalet Bakanliginin izni olmasi gerektigini ve dolayisiyla da yarginin bagimsizligindan bahsedilemeyecegini vurguladi. Tutuklu bulunan arkadaslarin oldukca kararli ve net olduklarini, disarinin da ayni kararlilikla bu arkadaslari sahiplenmesi gerektigini belirtti.
Son olarak sözü alan ATIK-UPOTUDAK temsilcisi de davanin tamamen politik oldugunu, Alman emperyalistleriyle TC`nin ortak calismasi sonucu bu operasyonun yapildigini söyledi. Tarihi olarak da Osmanlidan bugüne Almanya ve TC`nin devrimci, demokrat ve muhaliflere karsi birlikte hareket ettikleri ve katliamlara imza attiklarini belirtti. Bu operasyonlarda tutuklananlarin evlerinin kapi ve pencerelerinin kirilarak iceri girilmesi ayni zamanda tutuklanmayanlara da bir baski ve sindirme araci olarak sunulmustur diyerek sözlerini sürdürdü. Ancak tüm bu saldirilarin kendilerini yildirmadigini, aksine 15 Nisandan beri daha cok sokaga ciktiklarini, bundan sonra da cikmaya devam edeceklerini, devrimci mücadelenin her yerde mesru oldugunu vurguladi.
Ikinci bölümde soru ve cevaplarla devam edildi. Bu bölümde “ATIK`li tutsaklara özgürlük inisiyati”nin de icinde yer alan anti-fasist gruplardan Bleibe Recht temsilcisi de bir konusma yaparak dayanisma ve birlikta mücadele cagrisini yineleyerek, sonuna kadar bu davanin takipcisi olacaklarini belirtti. Ardindan panel sona erdirildi. Isvicre