Home >> Haberler >> Avrupa >> İsviçre Dayanışma Ağı’dan Andi için Dayanışma Mesajı

İsviçre Dayanışma Ağı’dan Andi için Dayanışma Mesajı

İSVİÇRE |16.11.2021| Uzun yıllardır İsviçre’de devrimci faaliyet yürüten Andrea Stauffacher (Andi) için, Partizan’nın da bir parçası olduğu, İsivçre Dayanışma Ağı (Widerstandsvernetzung Schweiz) bir dayanışma mesajı paylaştı. Stauffacher, 2017’de Zürih’te bulunan Türk Konsolosluğuna yapılan bir eylemden ötürü 18 Kasım günü Bellinzona Federal Ceza Mahkemesine çıkartılacak.

Widnet.org internet sitesinde yayımlanan mesajı olduğu gibi paylaşıyoruz:

„BIRINE YAPILAN SALDIRI HERKESE YAPILAN BİR SALDIRIDIR –

TÜRK FAŞİZMİNİ PARÇALAYIN!

Türk devletinin emri üzerine, İsviçre’deki Kızıl Yardım Enternasyonal (RHI) ve Revolutionären Aufbau Schweiz’dan (RAS) A. yoldaş İsviçre Federal Ceza Mahkemesi’nin önündedir. Suçlamaların bir tanesi, Türkiye’nin Batı Kürdistan’daki (Kuzey Suriye) Afrin’i işgali sırasında, 2017 yılında Zürih’teki Türk konsolosluğuna düzenlenen bir militan saldırıdır.

Rojava ve tüm Kürdistan ile dayanışma içinde verilen mücadele, kurtarılmış bir sivil toplumun inşası ve dağlarda gerillalar buradaki mücadelemize umut veriyor. Bize farklı bir yaşamın mümkün olduğunu, savaşmaya değer olduğunu ve tüm mücadele yöntemlerinin meşru olduğunu gösteriyor. Şimdi bir yoldaşımız bu dayanışmayı pratikte yaşadığı için suçlanıyor. Birimize karşı yapılan bir saldırı, hepimize ve daha iyi bir dünya için mücadelemize karşıdır.

İlerici fikirlere, sadece İsviçre devletinin iddianamesiyle değil, gericiler tarafından da bir saldırı yapıldığı görülmektedir. Rojava devrimi, dağlardaki Gerilla ve tüm Kürt hareketi Türk faşizminin büyük saldırılarına maruz kalıyor. Farklı seviyelerde yürütülen ve birçok yüzü olan bir savaştır bu.

Bizim için dayanışma aynı zamanda saldırı demektir, bu yüzden Rojava’daki devrimi ve Kürt hareketini tehdit eden ve saldıran her şeyle özellikle burada savaşıyoruz. Bunu dayanışma içinde görevimiz olarak görüyoruz. Türk faşizminin burada da ortakları ve dostları vardır. Bunlar ister yatırım ister ticaret ister ithalat yoluyla olsun Türk faşizminin savaşından çıkar elde ediyorlar. Bütün bu ortaklarla savaşmak mücadelemizin bir parçasıdır.

Bir eylemin ardından bir geri saldırının olması bizi hiç şaşırtmıyor. İsviçre devletinin kendisini Türk faşizminin suç ortağı haline getirmemesine de şaşırmadık. Çünkü egemen sınıf, ister burada ister orada olsun, kâr çıkarlarının peşindedir. Örneğin Türkiye’deki insan hakları durumu zaman zaman eleştirilse bile ekonomik ilişkiler daha da genişlenerek derinleştirilirken, kimyasal silah saldırılarına sessiz kalınıyor. Türk faşizminin ve cihatçı çetelerinin zulüm listesine istendiyle uzatılabilir – Cizre’nin bodrumlarındaki yangınlar, IŞİD katliamları ya da hapishanede işkence gören sayısız insan olsun hiçbir şeyi unutmadık.

Dayanışmamız, Türk faşizminin ve yandaşlarının önünde duran herkesledir. Barbarlığa karşı mücadelede, tüm araçlar meşrudur. Tüm devrimci ve ilerici güçleri Türk faşizmine ve müttefiklerine karşı mücadeleyi daha da yoğunlaştırmaya çağırıyoruz. Yoldaşımıza yapılan saldırının karşılıksız bırakılmaması için de çağrıda bulunuyoruz!

Türk faşizmiyle, müttefikleriyle ve savaş çıkarcılarıyla mücadele etmeyi bırakmayacağız.

Jin Jiyan Azadi !

Biji Berxwedana Gerila !

Widerstandsvernetzung, 13 Kasim 2021″


Kaynak: Avrupa