Home >> Haberler >> Avrupa >> Berlin’de Ermeni Soykırımı ve Direnişi Sempozyumu

Berlin’de Ermeni Soykırımı ve Direnişi Sempozyumu

BERLİN| 25.04.2024| Her yıl yapıldığı gibi bu yıl da Ermeni Soykırımı vesilesiyle dünyanın birçok şehrinde çeşitli etkinlikler yapılarak, soykırımın unutulmaması amaçlanırken bir taraftan da hayatını kaybedenler anılmaktadır. Bu etkinliklerden birisi de 21 Nisan 2024 tarihinde Berlin’de Ararat Kolektifi’nin çalışmalarını sürdürdüğü Cafe Arakil’de gerçekleştirildi. İlginin oldukça yoğun olduğu etkinlik, kendi içinde birçok sunumu barındırdı. Etkinliğin gerçekleşmesi için ATİK’in de yoğun desteği oldu.

ATİK’den Açılış Konuşması

Etkinlik ATİK temsilcinin yaptığı açılış konuşmasıyla başladı. ATİK temsilcisi, etkinliği selamladıktan sonra, Ermeni Soykırımı’nda hayatını kaybedenleri andı ve dünyanın her yerinde yaşanan soykırımın unutulmaması için etkinliklerin yapıldığı ve soykırımı gerçekleştirenlerin teşhir edildiğini vurgulayarak konuşmasına başladı. Ardından Ermenilerin kısa tarihi, Türkiye’de Ermenilerin örgütlenmesi, 1915’de gerçekleşen soykırım, onun nedenleri, soykırımın Artsakh ile devam ettiğine konuşmasında değindi. ATİK temsilcisi konuşmasının sonunda ise; soykırım, tehcir ve pogroma rağmen Ermenilerin direnişinin halen sürdüğünü ve Rojava’da oluşturulan Ermeni örgütlenmesinin bunun en önemli göstergesi olduğunu vurguladı. Ermenilerin örgütlenmesinde önemli bir yeri olan Nubar Ozanyan’ın hayatını kısa değinen ATİK temsilcisi, onun enternasyonalist bir Ermeni komünisti olduğunu ve nerede mücadele ve direniş varsa onun orada olduğunu vurguladı. Rojava’daki direnişin değerli bir komutanı olması ve Ermenilerin kendi öz örgütlenmesini yaratmada öncülük yaptığından dolayı, örgütlenmelerin onun adına yapıldığına dikkat çekti.

Konuşmasının son bölümünde Rojava’da yaratılan Ermeni örgütlenmesinin sahiplenilmesi, destek verilmesi ve onun sesi olunmasının önemini vurgulayarak, etkinliğe katılanlara teşekkür etti.

Rojava’daki Ermenilerin Hayatı ve Örgütlenmesi “Lusine” Filmi

Etkinlikte, Rojava’daki Ermenilerin tarihi, yaşadıkları ve güncel olarak yarattıkları örgütlenmelerini konu alan “Lusine” filminin fragmanı gösterildi. Ermenilerin örgütlenmesini anlatacak tarihi bir belge olan bu filmin sadece 3 dakikalık fragmanı bile katılanlar üzerinde yoğun bir duygusal etki bıraktı.

Yakın tarihte tamamlanması beklenen “Lusine” filminin hazırlanmasında ve yapımında emek veren iki kişi film hakkında bilgi verdikten sonra, katılımcıların sorularını yanıtladı. Katılımcılar filmi çok beğendiklerini ve bir an önce izlemek istediklerinin heyecanını paylaştılar.

Devam Eden Ermeni Direnişi: Artsakh, Rojava ve Diaspora

Ermenilerin tarihi direnişleri, örgütlenmeleri ve soykırımı unutturmamaları çabalarının sonucunda ortaya çıkan birçok örgütlenme söz konusudur. Son dönemlerde dünyanın birçok ülkesinde genç ve geleceğe emin adımlarla yürüyen yeni örgütlenmeler söz konusudur. Bunların bir kısmı bir araya gelerek “Devam Eden Ermeni Direnişi: Artsakh, Rojava ve Diaspora” adı altında bir panel gerçekleştirdi. Panele katılım aynı zamanda online olarak da gerçekleştirildi.

Panele; Yerazad Koalisyonu (ABD/Kaplumbağa Adası), Nubar Ozanyan Kültür Merkezi (Rojava, Kuzeydoğu Suriye), Nor Zartonk (İstanbul, Türkiye), Karena Avedissian, araştırmacı (Erivan, Ermenistan), Charjoum (Paris, Fransa), Zırh Koalisyonu (New York, ABD/Kaplumbağa Adası), Ararat Kolektifi (Berlin, Almanya) temsilciler katıldı. Nubar Ozanyan Kültür Merkezi, koşullarının uygun olmamasından kaynaklı düşüncelerini yazılı olarak bildirdiler.

Ermenistan’dan katılan araştırmacı Karena Avedissian, ülkedeki durumu değerlendirirken, özellikle Ermenistan’ın Rusya’ya bağımlılığına dikkat çekti. Rusya’nın yaptığı yardımların hükümette yer alanlar tarafından yağmalandığı ve yeni yatırımların yapılmadığı için halktan yoğun bir yoksulluk olduğunu vurguladı. Artsakh’da yurtlarından sürülen yüz bini aşkın insanın barınma ve temel gıda maddelerini edinmede çok zorluk çektiğini, bundan dolayı da diasporanın bu insanlara kendi direkt bağlantıları üzerinden bu insanlara yardım etmelerinin çağrısını yaptı. Ayrıca diasporadaki ilerici Ermeni kuruluşlarının bir araya gelerek gerçekleştirildikleri bu etkinliğin, gelecekte daha güçlü ortak örgütlenmelerine vesile olmasını diledi.

Panele katılan temsilciler, Ermeni soykırımını unutturmamanın örgütlenmede geçtiğini, bundan dolayı yeni örgütlenmeler olarak kendilerinin ortaya çıktığını, bunun özellikle Artsakh direnişiyle daha da yaygınlaştığının altını çizdiler. Özellikle gençlerin yoğun ilgi gösterdikleri çalışmalara değindiler.

Nor Zartonk temsilcisi, kendilerinin de genç bir örgütlenme olduğunu, fakat katılan diğer örgütlerden farklı olarak diasporadan değil, soykırımın yaşandığı ülke olan Türkiye’de örgütlendikleri için diğerlerine göre işlerinin daha zor olduğunu vurguladı. Türkiye’de 1,5 milyon Ermeni’nin katledilmesinden sonra da tehcir ve ardından devam eden saldırılara değindi. Şu an Türkiye’de sadece 50 bin civarında Ermeni’nin yaşadığı ve onlara ulaşmak için çalışma yürüttüklerini vurguladı. Ayrıca, Türkiye’de çeşitli devrimci, ilerici örgütlenmelerle ortak mücadele ettiklerini vurgulayarak, panele katılan örgütlerinde faaliyet yürüttükleri ülkelerdeki devrimci ilericilerle hareket etmelerinin altını çizdi.

Panele katılanların birçok konuda sorunları oldu. Özellikle yeni örgütlenmelerin yürüttükleri çalışmalara, Artsakh’da yerlerinde edilenlere nasıl destek verildiğini, Rojava’daki örgütlenmenin önemi ve nasıl dayanışma gösterebilecekleri konusunda birçok soru soruldu ve panelistler tarafından yanıtlandı.

Etkinliğe katılan örgüt temsilcileri ve katılan kitle bu çalışmanın davam etmesi gerektiğini, özellikle Ermeni örgütlerin ortak birliktelikleri ve beraber çalışmanın öneminin üzerinde durdular. Ayrıca soykırımı anarken, geleceğe bakmak gerektiğini, dünyanın birçok ülkesine yayılan milyonlarca Ermeni’yi bir araya getirecek çalışmaların çok önemli olduğunu vurguladılar.

Etkinliğe ev sahipliği yapan Ararat Kolektifi adına katılan temsilci etkinliğin kısa zamanda örgütlenmesine rağmen, iyi bir katılımın olması, diğer ülkelerden temsilcilerin katılması ve zengin bir tartışmanın olmasında gösterdiği memnuniyet belirterek, emeği geçenlere teşekkür edip, etkinliği sonuçlandırdı.

ATİK kitlesinin de yoğun katıldığı, YDG’li gençlerin andaki birçok çalışmada yer aldığı sempozyum, kısa zamanda örgütlenmesine rağmen oldukça başarılı geçti.


Kaynak: Avrupa