img_0356

Almanya’da yürütülen ATİK davası için hazırlanan iddianamede Müslüm Elma, Seyit Ali Uğur, Haydar Bern, Erhan Aktürk, Musa Demir, Banu Büyükavcı, Sinan Aydın, Sami Solmaz, Mehmet Yeşilçalı ve Deniz Pektaş, “TKP/ML örgütünün üye ve yöneticileri olmak” iddiasıyla yargılanıyor.

Radikal İslamcı örgütlere hiç bir yaptırım uygulamayan Alman devleti ATİK üyeleri özelinde Türkiyeli sosyalistlere saldırıyor. Tutsaklar hakkında Türkiye’den gönderilen belgeleri hazırlayan savcılar bugün Türkiye’de FETÖ’cü suçlamasıyla yargılanmaktalar. Bu saldırının açıkca AKP ve Almanya’nın kirli pazarlığının bir ürünü olduğu çok net ortadadır.

Atikli devrimci tutsaklar yakalandıkları günden bugüne Alman yargı makamları tarafından uzun ve ağır bir izolasyona maruz bırakıldılar. Aynı cezaevine dahi konmadılar. Dışarısı ile ilişkileri olabildiğince kesintiye uğratıldı. Hapishanede psikolojik işkenceyle karşılaştılar.

RAF davasından sonra ikinci büyük dava olan, Avrupa’nın attığı demokrasi ve insan hakları nutuklarının konu sosyalistler olunca boşa çıktığı  çok net bir şekilde görüldü. Geçtiğimiz yılın haziran ayında Almanya’nın ikinci büyük davası başladı. Duruşma salonuna ayaklarına pranga vurularak getirilmek istenen tutsaklar, buna karşı direndiler ve darp edildiler. Mahkemeyi izlemek için gelen herkesin kimlik fotokopileri çekildi ve aramadan geçirildi.

img_0355Ancak Alman mahkemeleri devrimcileri bilmiyordu. Almanya tarihinde ilk olarak devrimciler yumrukları sıkılı ”Yaşasın Devrimci Dayanışma”, ”İnsanlık Onuru İşkenceyi Yenecek” sloganlarıyla izleyicileri ve dışarıdaki 500’ü aşkın kişiyi selamladılar. Haziran’dan bu yana dava haftada iki gün görülüyor ve tutsakların dışarıdaki tüm kurumlardan yoldaşları onları yalnız bırakmıyor. Mahkemeye katılım sağlanmasının yanında her ay mahkeme önünde bir miting düzenleniyor. Bu mitinglere çok sayıda kişi ile Türkiye’den ve yabancı devrimci kurumların temsilcileri ve milletvekilleri de yoğun şekilde katılım sağlıyor.

img_0354

Dün devam eden duruşma ise 25 Kasım Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü dolayasıyla büyük çoğunuğu kadınlardan oluşan yüzü aşkın izleyici ile başladı.

Sonra duruşma salonuna geçildi. Duruşmaya Odak Dergisi adına yazarımız HAMZA YALÇIN da katıldı. Salon dar olduğu için bir çok insan içeri girememişti. Yaklaşık bir saat geç başlayan duruşmaya tutsaklar tek tek alındı ve salondaki izleyiciler tutsakları uzun bir müddet alkışladı. Duruşmanın ilk bölümünde tutsak Banu Büyükavcı 25 Kasım dolayısıyla bir konuşma yaptı ve ardından ara duruşmaya ara verildi. Verilen arayla beraber dışarıdaki mitinge geçildi. ATİK, FİDEF, BHH, MLPD, SARA, SKB, SYKP, Münih Atik’li Tutsaklarla Dayanışma Komitesi ve HDP milletvekili Tuğba Hezer vardı. Miting yapılan konuşmalar ve tiyatro gösterisinden sonra sona erdirilldi ve duruşmanın ikinci bölümüne geçildi.

YAŞASIN DEVRİMCİ DAYANIŞMA!

DEVRİMCİ TUTSAKLAR ONURUMUZDUR!

ODAK- Almanya